Cumhuriyet Gazetesi’ne yapılan operasyonla, aralarında karikatürist ve gazetecilerin, vakıf yöneticilerinin, yazarların bulunduğu 19 kişinin gözaltına alınmasıyla basın özgürlüğüne bir darbe daha indirilmiştir.
Cumhuriyet Bayramı’nın hemen ardından, Cumhuriyetimizle yaşıt, Cumhuriyetin ilke ve değerleriyle özdeşleşmiş bir gazete susturulmaya çalışılmaktadır. Bu vesileyle eleştirel basın organları, evrensel hukuk ilkeleri hiçe sayılarak sindirilmek istenmektedir. Halkın doğru haber alma hakkına, düşünce ve ifade özgürlüğüne yapılan bu müdahaleler, terör örgütlerine yönelik gerçek soruşturmalara gölge düşürmektedir.
15 Temmuz darbe girişimi sonrasında KHK’larla yönetilir hale gelen ülkemizde hukuk devleti ilkesi geçerliliğini yitirmiştir. Vatandaşlar için hukuk güvencesi kalmamış, her gün bir başkası kapatılan onlarca medya kuruluşu ile basın ve ifade özgürlüğü dibe vurmuştur.
Darbe girişiminden sonra terör gerekçesiyle, birbirleriyle ilgisiz birçok grup aynı sepete konmakta ve sonuç olarak çok ciddi biçimde yürütülmesi gereken soruşturmanın sulandığına ilişkin kamuoyu algısı güçlenmektedir. Terör örgütleri ile mücadele etmiş, bu nedenle bedel ödemiş kurumların, darbe girişimi bahane edilerek sindirilmeye çalışılması ülkemize ve yara almış demokrasimize zarar vermektedir!
Dün de bir başka ağır örneğini gördüğümüz, basın özgürlüğünün ve haber alma hakkının ihlali anlamına gelen ve Türkiye’nin uluslararası saygınlığını doğrudan zedeleyecek bu uygulamalara bir an önce son verilerek büyük bir yanlıştan dönülmesini talep ediyoruz.