Uluslararası Şeffaflık Derneği ve Çevre Hukuku Derneği’nin Avrupa Birliği mali desteği ile yürüttüğü Türkiye Çevre İhlalleri Haritası kapsamında hazırlanan “Çevre Davaları: Mevzuat, Kurum ve Kavram İlişkileri” haritası tamamlandı ve 20 Mayıs Çarşamba günü Taksim Point Hotel’de bir basın toplantısıyla haritanın tanıtımı yapıldı.
600’e yakın kararın taranması ve örnek teşkil edebilecek nitelikteki 20 temel kararın incelenmesiyle oluşan Harita, çevre mücadelesinde şeffaflığa yardımcı olacak yeni bir referans niteliğinde. Kanun, kurum, dayanak ve ihlal alanı ilişkileri üzerinden bir genel, 4 alt haritanın da bulunduğu çalışma, hukuki mücadele araçlarını bilinir kılmayı ve sürece yeni bir araçla destek olmayı hedefliyor.
Harita’ya göre endüstriyel faaliyetler; madencilik, altyapı ulaşım ve kent; HES (Hidroelektrik Santraller) ve su yönetimi konuları haritanın bugünkü görünümünde öne çıkan ihlal alanları. İlerleyen dönemde haritaya yeni veri girişleri yapıldığında, çevre hakkı ihlallerinin hangi alanlarda yoğunlukla dava konusu olduğu haritadaki büyüklüğe göre değişen noktalardan görülebilecek.
Harita için seçilen kararlar içerisinde çevre mücadelesinde hukuki dayanak olarak çoğunlukla iki ana unsurun kamu yararı ve çevre hakkı kavramlarının kullanıldığını görüyoruz. Hukuki dayanak olarak kullanılan kamu yararı kavramının nasıl yorumlandığı çevre mücadelesinde önemli bir rol oynuyor. Bazı kararlarda, uluslararası sözleşmelerden kaynaklanan yükümlülükler ve sorumluluklar vurgulanırken, kimi zaman farklı yorumlar sebebiyle çevre hakkı ihlallerinin göz ardı edilmesine sebep olan kamu yararı kavramı daha geniş bir çerçevede yorumlanabiliyor. Böylece devletin sağlıklı ve dengeli bir çevreyi yurttaşlarına sağlamasına ilişkin görevine vurgu yapılarak, çevrenin sağlık ve dengesinin korunup sürdürülmesinde üstün kamu yararı görülüyor. Çevre ve yaşam hakkının korunmasında önemli bir belirleyici olan kamu yararı kavramınınhakları koruma yönünde yorumlandığı örnekleri görünür kılmanın önemine inanıyoruz.
Bazı kararlarda ise çevre alanında bilgiye erişimin önemine vurgu yapılmakta ve devletin yaşam hakkını korumak için alması gereken önleyici tedbirler arasında, kamunun bilgilenme hakkının öneminin özellikle altı çizilmesi gerektiği açıkça belirtilmektedir. Örneklediğimiz bu kararların yanı sıra incelenen ve haritada yer verilen kararların tümü sağlıklı bir çevrede yaşama hakkımızı savunmamızda bize yardımcı olacak önemli veriler içeriyor.
Haritanın hazırlık sürecinde karşılaşılan en önemli zorluk ise mahkeme kararlarının açık şekilde paylaşılmıyor olmasıydı. Uluslararası Şeffaflık Derneği Başkanı E. Oya Özarslan “Ülkemizin genel sorunlarından olan, bilginin paylaşımı ve dağıtımı konusundaki şeffaflık sorununun varlığı, bu süreçte altı çizilen tespitlerden biri oldu” şeklinde yorumda bulundu. Çevre alanında ihlal davalarına ilişkin Danıştay’a sunulan bilgi talebi üzerine “tüm kararlara ulaşılabilecek bir sistemin kurulması üzerinde çalışıldığı” yanıtı alınması üzerine de, Oya Özarslan “Yargı kararlarına erişim ve kararların şeffaflaştırılması konusunda atılan bu adımların bir an önce sonuçlandırılmasını umuyoruz. Bizler ilerleyen süreçte de bu beyanın takipçisi olacağız, kararlara ulaşacağımız veri tabanının erişime açık hale gelmemesi durumunda bilgi edinme taleplerimizi yüksek mahkemelere belirli aralıklarla iletmeye devam edecek ve ulaşabildiğimiz yeni karar bilgileri ile haritamızı güncelleyeceğiz.” dedi.
Harita kapsamında incelenen dava ve alanlara ilişkin bütün tespitlere harita üzerinden erişilebilecektir. Ayrıca, 15 Haziran’da resmi olarak son bulacak projenin kapsamlı raporunun yazımı da devam ediyor. Rapor Haziran ayının ilk yarısından sonra proje web sitesi üzerinden erişilebilir olacak.
Etkinlik kapsamında hazırlanan “Bilgi Edinme Hakkı Nedir? Nasıl Kullanılır? – Mahkeme Kararlarına Erişim ve Okuma için Öneriler” başlıklı kılavuzu buradan görüntüleyebilir ya da indirebilirsiniz.
Proje Metodolojisi: Projenin temel amacı çevre hukuku ve çevre mücadelesi alanına katkı sağlamak ve alanı güçlendirmek, çevre alanındaki hukuki mücadele araçlarını bilinir kılmak ve bu alandaki diğer çalışmalara çevre hukukunda süreçlerin şeffaf olması ve yeni bir araç sunarak destek olmak. Proje kapsamında 600’e yakın yüksek mahkeme kararı (Danıştay, Yargıtay, Anayasa Mahkemesi, İnsan Hakları Avrupa Mahkemesi) çevre davalarında uzman iki avukat ve çevre hukuku konusunda uzman iki bilim insanı hukukçu tarafından incelendi. Bu kararlar arasından çevre mücadelesi için örnek oluşturabileceği düşünülen 20 karar seçilerek kanun, kurum, dayanak ve ihlal alanı ilişkileri incelendi.
“Çevre Davaları: Mevzuat, Kurum ve Kavram İlişkileri” haritasında çevre davalarında yol gösterici nitelikte olabilecek nitelikte davalara yer vermeye çalışıldı. Pek çok benzeri karar içinde incelenen olay ve verilen kararın sonucunun en geniş kapsamlı olması ve örnek teşkil etmesi gibi unsurlar kararların seçiminde önemli rol oynadı. Bunun yanında kapsamı açısından en fazla unsuru taşıyan ya da olaya yaklaşım yönüyle farklılık yaratan kararlar da başka bir seçim kriteri oldu.
Proje web sitesine erişmek için: http://www.cevredavalariharitasi.org/
Haritaların tam sayfa versiyonları için:
Genel Harita: http://staging.graphcommons.com/graphs/2882be58-3da3-43d6-96f2-644c7cc38d2d
Hukuki Dayanak İlişkileri: http://staging.graphcommons.com/graphs/467a7835-7374-4411-afac-b4f92d16f77a
Mevzuat İlişkileri: http://staging.graphcommons.com/graphs/937bf47e-1d60-4f27-9241-3d011333498c
Kurum İlişkileri: http://staging.graphcommons.com/graphs/a718375a-a3bb-49e0-9a12-a7d07cbc5240
İhlal Alanı İlişkileri: http://staging.graphcommons.com/graphs/a554a31f-dc6f-4d99-8620-0861457304fb