Uluslararası Şeffaflık Örgütü, hükümetleri yurtdışındaki rüşvet eylemlerine müsamaha göstermemeye, bu eylemlerin üzerine gitmeye çağırıyor.
Uluslararası Şeffaflık Örgütü (Transparency International-TI) tarafından, OECD Uluslararası Ticari İşlemlerde Yabancı Kamu Görevlilerine Rüşvet Verilmesinin Önlenmesi Sözleşmesi’nin (Sözleşme) uygulanması açısından taraf devletlerin gösterdikleri ilerlemelerin her yıl tarafsız bir bakış açışıyla karşılaştırmalı olarak değerlendirildiği “Exporting Corruption 2014” raporu yayınlandı. Raporda, Sözleşme’nin uygulamasında ilerleme kaydetmeyen taraf devletler sözleşmeden kaynaklı taahhütlerini yerine getirmedikçe Sözleşme’nin hedeflerine ulaşamayacağı vurgulandı.
Türkiye′nin “az veya hiç uygulama kaydedilmeyen” ülke kategorisinde yer aldığı raporda, Türkiye’de 2013 yılında açılan veya sonuçlanan bir dava bulunmadığına işaret edildi. Pakistan’da 2011 yılında bir Türk şirketinin Pakistan Başbakanı’na yasadışı ödeme yaptığı iddiasıyla yargı süreci başlamış olmasına karsın, bu olay ile ilgili olarak Türkiye’de herhangi bir soruşturma açılmamış olmasına da raporda ayrıca değinilmektedir.
Raporda Türkiye için su tavsiyelere yer verilmektedir:
- Şirketlerin yurtdışındaki rüşvet eylemlerine karışmasının engellenmesi için tüzel kişilere öngörülen para cezalarının arttırılması,
- Mahkemelerin yurtdışındaki rüşvet eylemleri ile ilgili tüm kararlarını yayınlamasının şart koşulması,
- Soruşturma ve davalara ilişkin verilerin düzenli olarak derlenmesi ve uygulama raporlarının yurtdışındaki rüşvet eylemlerini soruşturmakla görevli birimlerce hazırlanması,
- Bu raporların kamuya açık olması ve kamuoyunun ilerlemeyi takip etmesine izin verilmesi,
- Özel sektör çalışanları ve kamu görevlilerinin, kendi kurumlarında yolsuzlukla mücadele konusundaki farkındalığı arttırmak için eğitime tabi tutulması,
- Kamu Görevlileri Etik Davranış İlkeleri’ne ilişkin düzenlemelerde “hediye” tanımına açıklık getirilmesi,
- İhbarda bulunan kişilerin korunmasının geliştirilmesi, yurtdışındaki rüşvet eylemlerini araştırmak üzere özel bir birim oluşturulması,
- Yurtdışındaki rüşvet eylemlerine ilişkin kamuoyu farkındalığının arttırılması.
TI Raporunda, Sözleşme’nin yürürlüğe girmesinin üzerinden 15 yıl geçmiş olmasına rağmen, Sözleşmeyi imzalayan 22 ülkenin hala “az veya hiç uygulama kaydedilmeyen” ülke kategorisinde yer aldığı, 8 ülkenin ise sadece “sinirli uygulama” yapan ülkeler arasında bulunduğu belirtildi. Bir önceki yıl ile karşılaştırıldığında, 2014 yılında sadece iki ülkenin -Kanada ve Yeni Zelanda- gelişme göstererek seviyesini yükselttiği, iki ülkenin -Bulgaristan ve Danimarka- gerilediği, diğer ülkelerin uygulama seviyesinin ise değişmediği ifade edildi.
Uluslararası Şeffaflık Örgütü’ne göre bu sonuçlar, Sözleşme’nin, yolsuzluktan arınmış ve tüm ülkeler için eşit şartlarda küresel ticaret alanı yaratma hedefine erişmekte uzak olduğunu göstermektedir.