Genel"Yolsuzlukla mücadelede dünya liginde neredeyiz?"

“Yolsuzlukla mücadelede dünya liginde neredeyiz?”

Sedat Ergin 29 Temmuz’da Hürriyet’teki yazisinda yeni hükümet programinda ilk kez Uluslararasi Seffaflik Örgütü′nün Yolsuzluk Algilama Endeksi′ne yer verilmesinin önemine dikkat çekiyor.

Yolsuzlukla mücadelede dünya liginde neredeyiz?

 
YENI hükümet programinda ilk kez Uluslararasi Seffaflik Örgütü′nün (Transparency International) Yolsuzluk Algilama Endeksi′ne yer verilmesi önemli bir ilk olusturuyor.
 
61′inci hükümet, böylelikle uluslararasi alanda saygin bu kurulusun göstergelerini yolsuzlukla mücadelede performansinin ölçülmesi için geçerli bir referans olarak kabul ettigini kamuoyuna duyurmus oluyor.
Hükümetin kendisini bu yönde baglamasi, kuskusuz olumlu bir gelisme olarak kabul edilmelidir.
 
TÜRKIYE′NIN NOTU 10 ÜZERINDEN 4.4
Adalet ve Kalkinma Partisi hükümetinin tutumunun gerisinde Türkiye′nin son 8 yil içinde söz konusu endekste kaydettigi ilerlemenin de rolü olmalidir.
Zaten hükümet programinin 28′inci sayfasinda yolsuzlukla mücadele stratejisi anlatilirken, 2003 ve 2010 endeksleri karsilastirilarak, partinin iktidarda bulundugu 8 yilin bu basliktaki genel bir degerlendirmesi yapiliyor.
Örgütün 2003 yili endeksinde toplam 133 ülke listeye alinmis ve bu siralamada Türkiye 10 üzerinden 3.1 puanla 77′nci sirada yer almis.
2010 yili endeksinde ise toplam 178 ülke degerlendirilirken, Türkiye bu kez 4.4 puanla 56′nci siraya yükselmis.
Özellikle katilimin da arttigi bir siralamada 21 basamak yükselmenin önemi azimsanmamalidir. Ama son tahlilde Türkiye′nin notunun 3.1′den ancak 4.4′e gelebilmis olmasi, yani hâlâ geçer notun altinda kalmasi yine de düsündürücü bir durumu gösteriyor.
Siralamada “en temiz ülkeler” kategorisinde 9 ile 10 arasinda puan alan toplam 5 ülke yer aliyor. Bunlar 9.3 puanla Danimarka, Yeni Zelanda, Singapur ve 9.2 puanla Finlandiya ile Isveç. Türkiye ise 4.4′le Namibia ve Malezya ile ayni puan esiginde bulunuyor.
 
ILERLEME DE VAR GERILEME DE…
Aslinda Türkiye′nin performansina geçen 8 yil içinde hangi ülkelerin önüne geçtigi sorusu açisindan da yaklasilabilir. 2003 siralamasinda Türkiye′nin üstünde olan Italya, Yunanistan, Slovakya, Letonya, Hirvatistan gibi çogu AB′ye tam üye olan ülkeler, bugün gerisine düsmüs durumdalar. Özellikle Italya (31′den 67′ncilige) ve Yunanistan′in (44′ten 78′incilige) tepetaklak asagi gitmeleri çok dikkat çekicidir.
Yolsuzluklarin her yil AB′nin ilerleme raporlarinda Türkiye′nin en çok sikistirildigi basliklardan biri oldugunu hatirlayalim. AB, son raporunda da “Türkiye′de yolsuzluklar pek çok alanda yaygindir. Bu alandaki mücadelede biraz ilerleme saglanmistir” saptamasini yapmisti.
Türkiye′nin ulusal düzeydeki mevzuat ve uygulamalar bakimindan yolsuzlukta nerede durdugunu Uluslararasi Seffaflik Örgütü′nün Türkiye kolu olan Seffaflik Dernegi′nin geçen ay açikladigi “Türkiye Yolsuzlukla Mücadele Kriterleri” raporunda görebiliriz.
Söz konusu rapor, Uluslararasi Seffaflik Örgütü′nün uzmanlariyla birlikte belirlenen bir dizi kriter üzerinden Türkiye′de yasama, yargi ve kamu yönetiminin Kasim 2010 ile Nisan 2011 döneminde arasinda izlenip ölçülmesiyle hazirlanmis.
Uluslararasi Seffaflik Örgütü′nün web sitesinde de yayimlanan bu rapor, Türkiye′de “her üç alanda da yolsuzlukla mücadeleye hizmet eden önemli yasal ve kurumsal degisiklikler yapildigini” belirtiyor. Ancak yapilan izleme, “bu yasalarin uygulama alaninda büyük eksiklikler ve geriye gidisler oldugunu” da ortaya çikarmis.
 
IHALE YASASI 18 KEZ DEGISINCE
Bu basliktaki en çarpici örnek, Ihale Kanunu′nun geçen 8 yil içinde tam 18 kez degistirilerek, her seferinde yeni istisnai düzenlemeler getirilmis olmasidir. Rapora göre, istisnai alimlar bugün toplam kamu alimlarinin yüzde 27′sini olusturmaktadir ve bu haliyle oldukça yüksek bir orandir.
Raporda, yolsuzlukla mücadeledeki önemli bosluklar arasinda hâlâ bir siyasi etik yasasinin çikartilmamasi, siyasetin finansmaninda kayda deger bir denetim yapilmamasi, yolsuzluklari kapsayacak genislikte milletvekili dokunulmazliklarinin eksikligi siralaniyor. Yolsuzlukla mücadelede en zayif kurum olarak parlamento gösteriliyor.
Bakalim hükümet yeni dönemdeki stratejisinde AB′nin de ilerleme bekledigi bu alanlarda somut adimlar atacak mi?
Hükümetin nasil Türkiye′yi 2023′e kadar “dünyanin en ileri 10 ekonomisi” arasina sokmak gibi iddiali bir hedefi varsa, “dünyanin en temiz 10 ülkesi” arasinda yer almak gibi bir hedefi neden olmasin?